
Halit Ziya, çocukluk arkadaşı Affan Sabit’in giderek kötüleşen ruh haline büyük bir üzüntüyle tanıklık etmektedir. Onun için bir çare aramak umuduyla doktora danışır. Ancak aldığı cevap içini sızlatır: Affan’ın ruhsal hastalığına bir çözüm yoktur.
Dostlukları İzmir’de çocuk yaşlarda başlamış, yıllar boyunca birlikte büyümüşlerdir. Affan, annesini lohusalık döneminde kaybetmiş, çevresindeki herkesin ilgisine rağmen huzursuz, sıra dışı ve rahatsız edici davranışlar sergilemiştir. Ancak Halit Ziya, bu zor ruh haliyle bile Affan’la derin ve anlamlı bir bağ kurabilmiştir.
Zaman geçtikçe, çocukluk anıları, dostluk ve insan ruhunun karmaşıklıkları, bu hikâyeyi derinleştirir. Halit Ziya’nın dostluk ve sadakat üzerine dokunaklı anlatımı, insan ruhunun en gizli köşelerine ışık tutuyor.